Estetik Burun Ameliyatları

Estetik Burun Ameliyatları

Yüzün Yüzün tam ortasında olan ve doğal olarak en fazla dikkati çeken organlarımızdan birisidir. Bir kişinin yüzüne bakıldığında görülmesi istenilen öncelikli olarak göz ve göz çevresidir. Onu daha sonra dudaklar, ağız ve yüzün genel hatları izlemelidir.

Eğer kişinin yüzüne baktıpmızda gözümüze ilk çarpan yüz hatları ile uyumsz daha büyük yada daha küçük bir burun ise o zaman güzellik konusunda beynimiz bize hata sinyalleri göndermeye başlayacaktır. Bu karşıdaki kişinin güzellik konusunda istenilen normlarda olmadığınında bir göstergesidir aynı zamanda.. burun bir yandanda vücudumuzdaki en önemli duyu organlarından birisidir. İşleyişi ve fonksiyonel özellikleri bakımında hayati bir organımızdır. Hem nefes almamızı hemde koku algılamamızı sağlamaktadır.

Estetik anlamında göze hoş gelmeyen ve yüz hatları ile uyumsuz olan bir burun sahibi olan kişide kendisine olan güven konusunda da kaygılar oluşmaya başlar.. İkili ilişkilerin zayıfladığı böyle durumlarda kişi her zaman karşıdaki kişinin onun burnuna baktığını ve ona güzel gelmediğini düşünmek zorunda kalır. Sosyla çevreden uzaklaşır buda kişide psikolojik olarak sorunlar oluşturur.

Burun estetiği ameliyatları ülkemizde en sık yapılan cerrahi işlemlerden birisidir.. Hem erkekler hemde bayanlar tarafından istek gören burun estetik yapıldığı zaman oldukça güzel sonuçlar veren bir ameliyattır. Burun estetiği ameliyatları teknolojiden en çok fayda sağlayan ameliyattır. Genel olarak burun esteitği ameliyatlarında burun büyütme, burun küçültme, burun ucu düzeltme, burun sırtı bölgesindeki kavislerin düzeltilmesi, burundaki kemik eğriliğinin düzeltilmesi, burun deliklerinin daraltılması, nefes alıp verme problemlerinin giderilmesi vb. benzer işlemlerin bütünü uygulanmaktadır.. Ayrıca ameliyatta yanlızca burun şekli düzeltilmiyor; buna ek olarak nefes alıp verme problemleride yapılacak olan burun estetiği ameliyatı sırasında iyileştirilmektedir.

Burun estetiği ameliyatları sonrasında burnunuzun yüz hatları ile orantılı konuma getirilmesi, eğriliğinin düzeltilmesi, rahat nefes alıp verebilme problemlerinin giderilmesi ile kendinizi çok daha sağlıklı ve güzel hissedecek ve psikolojinizde bu duruma göre iyileşecektir.

Grip Sebepleri ve Tedavileri

Grip Sebepleri

Influenza A, Influenza B ve Influenza C virüslerinin neden olduğu viral bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu hastalık öncelikle bakteriyel bir hastalık olmadığından öncelikle antibiyotiklerle tedavisi mümkün değildir. Ortomiksoviridak virüs ailesindendir.
PEKİ HASTA KİŞİ İLE TEMASTAN KAÇ GÜN SONRA GRİP OLMA OLASILIĞI VARDIR ?
Gripte kuluçka süresi 2-3 gündür. Yani 2 gün sonrada başlayabilir 3 gün sonrada başlayabilir. Hatta hepimiz grip olduktan sonra hafiye gibi geriye giderek kimden aldık diye suçlu ararız.

PEKİ GRİP HASTALIĞI ORTALAMA NE KADAR SÜRER ?
2 ile 5 gün içersinde geriler. Ortalama 1 hafta sürer. Ancak nadiren 2 haftaya kadar uzayabilir. Bu gibi durumları hemen hekiminizle görüşünüz. Bazen gribin seyrine göre ve vücut direncinize göre başka komplikasyonlar olabilir. Hekimiz size ilave ilaçlar verebilir.
Grip Komplikasyonları

Grip hastalığının en sık komplikasyonu zatüre gelişimidir. Uzayan grip şikayetleriniz var ise mutlaka hekiminize başvurunuz. Hastalık iyileşmez uzar ateş devam eder, solunum sıkıntısı başlar ise bu zatürre habercisi olabilir. Hemen hekiminiz başvurunuz.

Grip Antiviral Tedavi

İlk 48 saat içinde başlanmak kaydı ile Amantadin ve rimantadin influenza A’nın tedavisi uzun yıllardır kullanılan antiviral ilaçlardır. Ancak bu ilaçlara karşı direnç çok çabuk gelişmektedir. Ve rutin olarak kullanılmazlar. Zanamivir ve oseltamivir son yıllarda kullanılan influenza A ve B’ye karşı etkili yeni ilaçlardandır.Bunları ancak hekiminiz değerlendirerek başlar. Bu ilaçlar uykusuzluk ve konsantrasyon bozukluğuna yol açacak yan etkilere sahiptirler

Diş teli tedavisi fiyatı ne kadardır ?

Diş teli tedavisi fiyatı ne kadardır ve ücretler nasıl belirlenir?
Diş teli taktırıp dişlerini düzelttirmek, düzgün dişlere ve güzel bir gülüşe sahip olmak isteyen çoğu hasta için tedavi yöntemini seçmede en önemli kriterlerden bir tanesi de tedavi ücretidir.

Ortodonti (diş teli) tedavisi nerelerde yapılmaktadır?
Ortodontik tedaviler; bazı Devlet hastaneleri, Sağlık Bakanlığı’na bağlı ağız ve diş sağlığı merkezleri ve Üniversite hastanelerinde de yapılabilmekle birlikte yoğun olarak ağız ve diş sağlığı hizmeti sunan özel muayenehane, poliklinik, merkez ve hastanelerde yapılmaktadır. Tedavi ücretleri üniversite ve devlet hastanelerinde SGK tarafından karşılanmakta olup kuruma göre değişmekle birlikte, tedavide kullanılacak malzemelerin hasta tarafından temin edilmesi istenebilir.

Özel olarak ağız ve diş sağlığı hizmeti sunan kuruluşlarda ise çok çeşitli fiyatlar uygulanmaktadır ve tek bir fiyat tarifesi bulunmamaktadır. 1986 yılında kurulan Türk Diş hekimleri Birliği, her yıl Diş Hekimliği Odalarından gelen görüş ve öneriler doğrultusunda merkez yönetim kurulunda kabul edilerek Sağlık Bakanlığı’na gönderilen ‘’Ağız diş sağlığı muayene ve ücret tarifesi ni’’ yayınlar. Bu tarife, ağız ve diş sağlığı muayene ve tedavi ücretleri için bir rehber niteliğinde olup, burada yer alan fiyatların altında tedavi yapılamayacağını belirlemektedir. Çalışanlarına özel sigorta yapan bir çok özel kurum da bu tarifeyi esas almaktadır. İnternette, açık olarak erişilebilen bu tarifeye bakıldığında, ücretler teşhiste ve tedavide her kalem için veya tedavi uygulanacak her bir diş için tek tek verilmiş olup alt ve üst tüm dişlere diş teli takılarak bir tedavi uygulanacak olursa; tüm tedavi boyunca kullanılacak malzemeler ve anomali(ağız, diş ve çene yapısında normalden sapma) ücreti tek tek toplanarak hesaplanabilir. Yine unutulmamalıdır ki, özel bir ağız ve diş sağlığı kuruluşu verdiği hizmet çerçevesinde bu fiyatların üzerinde bir fiyat uygulayabilir.

Diş teli tedavilerinde, özel kuruluş çalışanlarına avantajlar var mıdır?
Bazı özel kurum ve kuruluşlar, çalışanlarına özel sigorta imkanı sunmaktadır. Bu özel sigortaların kapsamları çok farklı olmakla birlikte, sigorta kapsamında ve limitinde olan tutar, karşılanmaktadır. Yine bazı özel kuruluşların anlaşmalı olduğu ve belli oranlarda indirim aldığı, ağız ve diş sağlığı hizmeti sunan özel kuruluşlar mevcuttur. Bu konuda çalıştığınız kurumdan bilgi alabilirsiniz.

Özel kuruluşlarda diş teli tedavisi fiyatı nasıl belirlenir?
Ortodontik tedavi fiyatları kişinin ağız, diş ve çene yapısına, kullanılacak tekniğe ve tedavi yönteminde seçilen farklı malzemeye göre değişmektedir. Özel kuruluşun fiyat politikasına göre de değişmekle birlikte genel olarak 1000tl ile 15.000tl arasında fiyatlar olduğu söylenebilir. Belirlenen fiyatlar için çok çeşitli ödeme yöntemleri mevcuttur. Kişiye özel taksitlendirme, peşin ödeme indirimleri, birden fazla aile bireyi tedavi olacağı zaman özel indirimler gibi uygulamalar yapılabilmektedir.

Özel kuruluşlarda SGK geçer mi?
SGK özel ağız ve diş sağlığı hizmeti sunan kuruluşlardaki tedavi ücretlerinin tamamını karşılamamaktadır. Yalnızca 18 yaş ve altındakiler için, belli prosedürlerden sonra, tedavi maliyetinin bir kısmını karşılamaktadır. Gerek bu prosedürlerin ve ödemelerin vakit alabilmesi, gerekse her bölgede sevk verebilecek kurum bulunamaması nedeniyle bazı özel kuruluşlar ortodontik tedavi için SGK sevkini kabul etmemektedirler.

Diş teli ile tedavi yöntemine göre fiyat nasıl belirlenir?
Hareketli apareyler, damaklıklar ve dişliklerle tedavi: Tek başına, ileri derecede ortodontik bozukluklarda kullanılmamakla birlikte, genelde erken yaşlarda tedavi amacıyla, çene veya diş kavsinin genişletilmesi, bir ya da birkaç dişin düzeltilmesi amacıyla da kullanılan bu sınıfta yer alan tedavi araçları genelde en düşük maliyetli tedaviyi verebilirler.

Sabit diş telleri: Ortodontik bozukluklarda sıklıkla kullanılan sabit diş telleri, ortodontik tedavi gören kişilerin önemli bir bölümünde kullanılmaktadır. Sabit diş tellerinin dişlere uygulama bölgesine göre; dişlerin dış yüzeyinden ve dişlerin iç yüzeyinden uygulanan çeşitleri bulunmaktadır. Dişlerin dış yüzeyinden uygulanan tekniğin maliyeti, iç yüzeyden uygulanan tekniğe göre daha düşük olabilir.

Yapıldığı malzemeye göre diş telleri: Metal, porselen, kompozit ya da safir olabilir. Metal diş telleri, yıllardır kullanılan klasik diş telleri olmakla birlikte diğerleri, dişle benzer renkte olan ve dışarıdan daha az fark edilen grup olan estetik diş telleri sınıfına girmektedir. Genelde klasik olan metal diş tellerinin maliyeti, estetik diş tellerinin maliyetine göre daha düşük olabilir.

Şeffaf dişlik lerle tedavi:Son yıllarda yaygınlaşan ve takıp çıkartılabilen şeffaf dişlik lerle tedavi fiyatı da diş dizisindeki bozukluğun derecesine göre değişmektedir. Bu tedavi yönteminin uygulanması amacıyla, şeffaf dişlikleri yurt içi ve yurt dışında olmak üzere farklı firmalar üretmektedir. Sabit diş telleri ile kıyaslandığında bir miktar daha maliyetli oldukları söylenebilir.

Çeşitli tedavi teknikleri: Ortodontik tedavilerde özellikle tedavi süresi gibi konularda avantajlar sunabilen farklı tekniklerin maliyetleri, klasik tekniklere göre daha yüksek olabilir.

Çene cerrahisi (ortognatik cerrahi): Alt ve/veya üst çene bozukluklarında uygulanan çene ameliyatları öncesi veya sonrasında çoğunlukla ortodontik tedavi de gerekebilmektedir. Çene ameliyatı veya ortognatik cerrahi tedavi uygulanan durumlarda ortodontik tedavinin (diş telleri ile tedavi) maliyeti bir miktar daha fazla olabilir.

Ortodontik tedavi için verilen fiyat neleri kapsar?
Ortodontik tedavi uygulanmadan önce, tüm çürüklerin, diş ve diş eti hastalıklarının tedavi edilmesi ve varsa tedavi amacıyla diş çekimlerinin yapılması gerekmektedir. Genelde ortodontik tedavi için verilen fiyata bu tür tedaviler dahil değildir ve çoğu zaman bunlar için ayrı fiyat verilmektedir.

Ortodontik tedavilerde genelde paket olarak verilen fiyat, tedavinin başlangıcından sonuna kadar olan süreç ve tamamlandıktan sonraki kontroller, dişlerin bozulmaması amacıyla yapılan uygulamalar dahil, ortodontik tedaviyle ilgili her türlü işlemi kapsamaktadır. Bazı klinikler, tedavi sırasında veya sonrasında hasta tarafından kırılan veya kaybedilen apareylerin fiyatını ayrıca almaktadırlar. Bu konuda tedavi başlangıcında detaylı bilgi edinilmesi, tavsiye edilmektedir.

Ortodontik tedavi sırasında doktor tarafından hastaya yapılması söylenen gerekli bakım, fırçalama, temizlik yapılmadığında ve yetersiz hijyen sonucunda oluşan diş ve diş eti problemleri nedeniyle gereken tedaviler, başta verilen tedavi ücretine dahil olmamaktadır.

Ortodontik tedavilerde kullanılan diş telleri ve diğer teknikler için en uygun fiyat, ancak bir ortodonti uzmanının detaylı bir muayenesi ve gerekli analiz ve ölçümlerin yapılmasının ardından alınabilir.

Kepçe Kulak Ameliyatı

Kepçe Kulak (Yelken Kulak) Ameliyatı Ne Zaman Yapılır

Kulak gelişimini doğumdan itibaren başlar ve çoğunlukla 5-6 yaşına geldiğinde tamamlar. Türkiye’de ilköğretim yaşının 7 olduğuna göre ve 7 yaşındaki bir çocuğun kepçe kulaklarla okula başladığını ve çocukluk zamanında yaşanan her türlü olayın çocuğun karakterinin gelişiminde önemli rol oynadığını da bildiğimize göre, çocuk için kepçe kulakları yüzünden okul arkadaşlarının dalga konusu olması son denli düşündürücü bir durumdur. Bu sebeple eğer ki çocuğunuz kepçe kulak(yelken kulak) problemini yaşıyorsa, okula başlamadan kepçe kulak(yelken kulak) ameliyat yaptırmanız son denli yerinde bir karar olacaktır. Sağlığımızın geneli açısından da kepçe kulaklar çocuğunuza hiçbir zarar göstermeyecek olsa da psikolojisi ve ruh sağlığı yönünden kepçe kulak(yelken kulak) sorunu çocuğunuzu çevresinden gelebilecek dalgacı tepkiler yüzünden bozabilir. Fakat artık bir yetişkin iseniz ve halen kepçe kulak(yelken kulak) problemini yaşıyorsanız, geç oldu denemez, çünkü kepçe kulak(yelken kulak) ameliyatı yetişkinlerde de son denli olumlu sonuçlar vermektedir. Otoplasti şekil yönünden bozuk olan kulaklarımızın estetik görünümünü düzeltmek amacıyla yapılan cerrahi bir uygulamadır. Genellikle büyük olan kulak çanağının boyutunu küçültmek, kepçe kulakları başa daha yapışık hale getirmek ve kulağı estetik olarak biçimlendirmek amaçlanır. 5 yaşında gelmiş insanlarda kulağın gelişimini tamamladığı ve büyük oranda şeklini almış olduğu kabul edilir. Bu yaştan itibaren sağlıklı olan çocuk ya da erişkin hastalar yaşamlarının her döneminde bu operasyondan faydalanarak daha mutlu bir hayat sürebilirler. Çocukların psikolojik olarak etkilenmelerini en aza indirmek için operasyonun genellikle okul öncesi çağlarda yapılması önerilir.

Panik Atak’ın En Tehlikeli Durumu

Panik atak hastalığı nın iyice ilerlemiş olması bu durum da bazı rahatsızlıkların çok daha belirgin bir hal de yaşanmasına da ortam hazırlamaktadır.İlerleyen panik atak hastalıkları genel olarak kriz şeklin de kendini göstererek kişilerin sağlık ve yaşam kalitelerini çok fazla düşürmektedir.Panik atak krizi yaşayanların çok büyük bir korku ve panik yaşadıkları tartışılmaz bir biçim de görülmektedir.
panik atak krizleri kalp krizi ile hemen hemen aynı özellikleri taşımaktadır.Aynı belirtileri göstermesi panik atak krizlerinin çok daha ağır ve korkulu bir şekil de yaşanmasına sebebiyet vermektedir.Bunun en büyük sebebi de panik atak hastalarının kriz anın da kalp krizi geçirdiklerini düşünerek heyecana bağlı olarak büyük bir korku yaşamaları şeklin de açıklanabilir.
panik atak krizi sırasın da kişi büyük bir korkuya kapılır ve etrafa karşı kendisini adeta kapatır.Bu kapatma sonucun da etrafın da konuşulan hiçbir şeyi duymayarak büyük bir acı yaşamaya başlar.Nefes darlığı problemi baş gösterir.Bunun sonucun da kişinin göğüs kasları zayıflar ve bu nedenlere bağlı olarak derin derin nefes almaya çalışır.Ancak bu durum da başarılı olamaz.Sol kola doğru şiddetli bir ağrı bastırır ve bu esna da kişinin sol kolu uyuşmaya başlar.Bu belirti özellik ile kalp krizinin de en önemli belirtisi olduğu için kişilerin kalp krizi ile karıştırmaları oldukça doğal bir durumdur.
nefes darlığının oluşmasından sonra göğüs kafesin de yanma ve batma hisleri oluşmaya başlar.Bu en acılı aşamalardan birisidir.Kişi çok seri bir şekil de terlemeye başlar.Çoğu zaman soğuk terler boşalır.Bu durum da titreme baş gösterir.Titreme ile birlik de eğer bu durum devam ederken artıyor ise kişi zaman zaman bilincini dahi kaybedebilir.Mide bulantısı şiddetli bir şekil de hastayı esir alır.
bu durum da kişi çok daha büyük bir paniğe doğru yol alır.Panik atak krizlerinin kalp krizi ile aynı belirtileri göstermesi kişilerin kalp krizinden şüphelenmeleri için yeterli bir sebeptir.Kimsenin aklına böyle bir durum da panik atak krizi geçirmiş olabileceği ihtimali gelmemektedir.Ayrıca doktora gidilmek istendiğin de bu hastalar hemen bir kalp doktoru aramak için uğraşırlar.Ancak yeterli muayeneler yapıldığı zaman bütün sonuçların temiz olduğu görülür.

Migren Bitkisel Tedavisi

Migren tedavisi hastalığın tam olarak nedeni bilinmediği için çözümü de henüz bulunamamıştır.İlaç tedavileri ile atakların sıklığı azaltılıp,atakların hafif geçirilmesi sağlanır.Özellikle hormonal migren menapozla birlikte azalır veya geçer.Ağrıların sıklaşması ilaç alımını da fazlalaştırır.Ancak bu çözüm değildir,çünkü bir süre sonra alınan ilaçlara bağlı olarak baş ağrısı gelişmektedir.İlaçlar dışında etkin tedavi yöntemleri nöral terapi, akupunktur ve manyetik alan tedavisi uygulanmaktadır.Şu anda yapılan bütün migren tedavileri sadece şikayetleri azaltmak veya ortan kaldırmaya yönelik yapılan tedavilerdir.


migren belirtileri normal baş ağrısından çok farklıdır.Orta şiddette ve çok şiddetli ağrı,mide bulantısı, kusma,kaslarda ağrı,ışığa ve sese aşırı hassasiyet,zonklayıcı ağrılar,tek taraflı baş ağrıları migren belirtilerini göstermektedir.Toplumda oldukça sık görülen bir hastalıktır.Özellikle genetik olduğu kanıtlanmıştır.Yirmili yaşlarda ortaya çıkan migren erkeklere oranla kadınlarda daha çok görülmektedir.Migreni tetikleyen unsurlar göz önüne alınarak atakların gelmesini engellemeniz mümkündür.Yiyecekler,içecekler,katkı maddeleri,duyusal ve duygusal uyaranlar ve yaşam tarzı değişiklikler migreni tetiklemektedir.Bu unsurlar ortadan kaldırılır ise ataklar da azalacaktır.
migren ilaçları hafif ağrı kesici ilaçlarla kesilmiyor ise migren için özel ilaçlar kullanılmaktadır.Migren tanısı koyulduktan sonra doktor tarafından bir takım ilaçlar önerilecektir.Hastada görülen atakların sıklığı ve şiddetine göre ilaç uygulaması yapılmaktadır.Çok şiddetli ataklarda migren hastaları hastanelerin acil servislerine giderek bazı iğnelerle bu krizi atlatmaktadır.Atakların sonunda şiddetli ağrı sonucu hasta kendini yorgun ve halsiz hisseder.
migrene bitkisel tedavi için öneri: ıhlamur,zencefil kökü ve kuru papatya göz kararı suda kaynatılır ve içilir.
ağrı başladığı zaman kahvesi bol olan soğuk ve sade bir kahve içilmesi önerilir.
1 bardak kaynar suya 4-12 gr arası kediotu kökü koyulup 10 dakika bekletilir.Yemeklerden önce günde 3 fincan tüketilmelidir.
1 bardak kaynar suya 2-3 gr kekik konulup 10 dakika demlendirilir.Bu çaydan günde 3 bardak tüketilir.1 bardak suya 2-4 gr anason konulup 10 dakika demlendirilir.Bu çaydan günde 3 fincan içilir.

Rahim Ağzı Yarası – İltibabı – Servisitler

Rahim Ağzı Yarası – İltibabı – Servisitler

Her bayanın hayatında en az bir kere yaşadığı bir durum olan rahim ağzında yara oluşması rahatsızlığının tıp dilindeki karşılığı servisit’tir. Rahim ağzı yaraları yaş fark etmeksizin birçok hemen her bayanda görülmektedir. Düzenli cinsel ilişki yaşayan kadınlarda görülme oranı çok daha fazladır. Rahim ağzı yaraları (servisit) bazen tek başına görülebildiği gibi bazen de bir başka hastalıkla birlikte görülebilmektedir. Rahim ağzı yarasını tarif etmek gerekirse rahim ağzı dokusunun iltihabi durumudur. Ciddi sağlık problemlerine de sebep olma olasılığı bulunan rahim ağzı yaraları eğer kişi tarafından fark edilirse mutlaka bir kadın hastalıkları uzmanı tarafından muayene edilerek tedavisinin yapılması gereklidir.

Rahim Ağzı Yarası Belirtileri

Rahim ağzı yarası belirtileri bayanların kolayca fark edebileceği sonuçlar ortaya çıkartmayabilir. Ayrıca bu duruma özel sabit şikayetlerden ve belirtilerden söz etmek söz konusu değildir. Birçok belirti rahim ağzı yarasının habercisi olabilmektedir. Genellikle vajina’da meydana gelen bir takım problemler nedeniyle jinekoloji muayenesi olmak için bir kadın doğum uzmanına giden bayanlar muayene sırasında rahim ağzında yara olduğunu öğrenirler.

Kasık ağrısı, vajinal akıntı, vajinal kanama, vajinada yanma hissi, ilişki sırasında ağrı, idrar yaparken yanma ve bel ağrısı gibi durumlarla beraber görülmektedir. Eğer bu durumlardan herhangi birisi yaşanıyorsa bayanların rahim ağzı yarası (servisit) durumundan şüphelenmesi ve derhal bir kadın hastalıkları uzmanı tarafından muayene edilmeleri gereklidir.

Tedavi edilmeyen bir rahim ağzı yarası kısırlık gibi daha büyük problemlerin oluşmasında etkili olmaktadır. Gebelerde rahim ağzı yarası oluştuğunda durum çok daha ciddi bir hal olur. Hamile bayanlarda rahim ağzı yaraları düşük ve erken doğum riski oluşturur. Bu yüzden erken teşhis ve tedavisi oldukça önem arz etmektedir.

Rahim Ağrı Yarası Tanısı

Rahim ağzı yaralarının tanısı ancak bir kadın hastalıkları uzmanı tarafından jinekolojik muayene sırasında konulabilir. Bazen rahim ağzı yarası yani iltihabı tanısı koyabilmek için bir takım tetkiklerin yapılması gerekebilir. Yapılan bu tetkikler iltihabın oluşup oluşmadığı ve eğer mevcut bir rahim ağzı iltihabı var ise bunun ne düzeyde olduğuna ilişkin önemli bilgiler verir. Rahim ağzı yarası ve iltihabı için gerek duyulabilen tetkiklerin başında biopsi gelmektedir. Biopsi yöntemi ile rahim ağzında yaranın ve iltihabın bulunduğu noktalardan kültür alınır ve bunlar incelenir. Hastalığın tanısında smear yöntemi ile muayene yapılması da birçok zaman etkili olmaktadır ve biopsi yapılmasına gerek kalmaz.

Rahim Ağzı Yarası (Servisit) Tedavisi
Rahim ağzında oluşan yaraların nedeni iltihabi durumlardır. Çoğu zaman bu durumun altında bir enfeksiyon oluşumu yatmaktadır. Bazı durumlarda ise deri alerjileri servisit oluşumuna etki etmektedir. Her iki durumunda da sorunun kaynağının bulunması ve tedaviye buradan başlanılması hastalığın ilerlemesinin engellenmesi, önlenmesi açısından son derece önemlidir.

Hastalığın altında yatan nedenler tedavi edilmesine rağmen rahim ağzı yarası iyileşmiyor ve iltihap devam ediyorsa cerrahi işlemler ile tedaviye başvurulabilir. Halk arasında yara yakma olarak bilinen bir yöntem olan koter yöntemi ile servisit olan bölgenin tedavisi yapılacağı gibi kriyoterapi yani dondurma yöntemi ile de tedavi edilebilmektedir. Bunların yanı sıra lazer ile rahim ağzı yarası tedavisi de yapılabilmektedir.

Rahim Ağzı Yarası (Servisitler) – İltihabı Korunma Yöntemleri
Rahim ağzı yarası, iltihabı durumlarından korunmak için basit yöntemler yeterlidir. İşte o korunma yöntemleri;

1- İç çamaşırlarınızı sık sık değiştirin. Vajina içerisine girme ihtimali olan iç çamaşırlarından kaçının.
2- Tanımadığınız kişilerle tek kaçamak ilişkilerden mümkün olduğunca kaçının ve tek eşliliğin sağlığınız için en iyi durum olduğunu unutmayın.
3- Tuvalet (WC) sonrasında vajina temizliği hususunda hassas davranın.
4- Vajina içini su veya sabun ile yıkamayın. Vajina içerisinde doğal olarak bulunan sıvı maddeler yıkandığında gider ve sonrasında vajina enfeksiyona açık duruma gelir.
5- Vajinal akıntı ve uzun süren bel ağrıları olduğunda mutlaka bir kadın doğum uzmanı ‘na muayene olun.
6- Herhangi bir şikayetiniz olmasa dahi yıl 1 kez mutlaka jinekolojik muayene olun

Et Beni Neden Oluşur?

Et Beni Neden Oluşur?

Günümüzde tıp ve hastalık tanıları ne kadar gelişmiş olsa da neredeyse her insanda görülen et benlerinin neden ve ne durumda ortaya çıktıkları halen kesin olarak bilinmemektedir. Bu denli teknolojik araçlara ve incelemelere rağmen bu deri parçalarının neden vücudumuzun farklı yerlerinde oluştuğu ve ne sebeple büyüyüp küçüldükleri halen sır olmayı başarmaktadır.

Et benlerinin neden ortaya çıktıkları kesin çizgilerle belirlenemese bile yoğunluğa bakıldığında fazla kilolu insanlarda daha fazla ortaya çıktığı görülmektedir. Hali hazırda artan kilolar ile değişen hormonsal aktiviteler bazı durumlarda anormal davranışlar sergileyerek vücudun farklı şekillerde dışa vurumlar gerçekleştirmesini sağlayabilmektedirler. Genel kanı et beninin de bu dışa vurumlardan birisi olduğu üzerinedir.

Hormonsal aktivite ve değişikliklerin en üst noktalara ulaştığı gebelik döneminde et beni oluşumu artabilmektedir. Özellikle karın ve göğüs bölgesinde oluşan et benleri gebelik sonlandığında kendi kendilerine kuruyarak düşebildikleri gibi hayat boyu taşınmaya da devam edilebilmektedir.

Çoğu durumda herhangi bir zarar olmayan bu benler kişinin hayatına veya sosyal görünüşüne olumsuz etki ettikleri durumda rahatlıkla vücuttan alınabilmektedir. Klasik cerrahi yöntemlerin aksine ağrısız ve acısız teknolojik ben kaldırma işlemleri sayesinde artık her yaş grubundan insan bu gereksiz deri parçalarından rahatlıkla kurtulabilmektedirler. Özel hastanelerin yanında devlet hastanelerinin büyük bir çoğunluğu da hastalarına bu hizmeti uygun fiyatlara sunarak memnuniyet ortamı yaratmaktadırlar.

Etiketler: Ben Aldırma, ben aldırma fiyatları, ben aldırma operasyonu, ben aldırma videoları, ben aldırmak, ben alma, ben tedavi, Ben Tedavisi, benleri lazerle aldırma, et beni, et benleri, lazer ben aldırma, lazerle ben alma, Lazerle Ben Tedavisi, siyah ben aldırmak

Malign melanoma oluşma riskinin yüksek olduğu kişiler kimlerdir?

Malign melanoma oluşma riskinin yüksek olduğu kişiler kimlerdir?
Malign melanoma en tehlikeli cilt kanseri türüdür cok cabuk yayılma özeliğine sahip bu kanser türünde erken teşhis çoğu zaman hayat kurtarmaktadır. Cildimize rengini veren melanositlerin düzensiz ve anormal büyümesi ile ortaya çıkan bu cilt kanseri türünü tetikleyen en önemli faktör güneş ışınları ve ultraviole ışınlardır. Malesef son yıllarda cok yaygın bir şekilde görülmeye başlamıştır. Malign melanoma büyük çoğunlukla cildimizde var olan büyük doğumsal benlerde ve anormal görünümlü benler üzerinde oluşur.Malign melanoma bazı durumlarda normal cilt yüzeyindede görelebilir. Özellikle 35 yaşından sonra yeni oluşan benlere dikkat edilmelidir. Yine vücudumuzda 50 den fazla ben varsa bu kişiler malign melanoma oluşma ihtimali yüksektir. Peki malign melanoma oluşma riskinin yüksek olduğu kişiler kimlerdir:

• Açık cilt rengine sahip kişiler,açık göz rengine sahip kişiler,kızıl-sarı saça sahip ve kolaylıkla güneş yanığı gelişebilen deri tipine sahip kişiler
• Yoğun güneş ışığına uzun süre veya aralıklı olarak maruz kalmış kişiler
• Aile bireylerinin geçmişinde malin melanom olan kişiler
• Büyük doğumsal benler
• Anormal görünümlü benler
• Doğumsal çok sayıda benleri olanlar

Sultangazi İlaçlama Firmaları

Yaşadığınız her alanda çeşit çeşit böcek vardır. Bu böcekler insan ve çevre sağlığını tehdit etmektedirler. Taşıdıkları birçok bulaşıcı hastalıklar vardır. Tifo, tifüs, sarılık, kolera, astım belli başlı hastalıklardır. Böceklerin yaşam alanlarınızda yaşamaya devam etmelerini sağlamakla insan, çevre ve evcil hayvanlarınızın sağlığını tehlikeye atmaya devam edeceksiniz. Böcekler görsel anlamda insanlara rahatsızlık verirler. Mideleri bulanır, tiksinirler. Evlerde, lokantalarda, iş yerlerinde genel olarak hamam böceği, fare, güve, çekirge, çıyan, örümcek, akarlar bulunmaktadır. Tabi bunların birçok türleri vardır. Evlerde ve lokantalarda genel olarak hamamböceği ve fare bulunur. Fare kemirgendir. Eşyalarınıza, mobilyalarınıza kemirerek zarar verirler. Fareler insanları masalara kadar çıkartırlar. Baktığınızda çok şirin gözükürler ama çok ürkütücüdürler. İnsanlar farelerden kurtulmak için evde kedi beslerler. Kapan bırakırlar evin belirli köşelerine. Bu yöntemler artık eskide kalmıştır.

Fareler yılda 5-6 defa doğururlar ve her defasında da 10-15 arasında canlı yavru doğar. Lağım farelerinin boyları yaklaşık 30 cm’dir. Neredeyse bir kedi kadardır. Ama kediden daha etkilidir. Sultangazi İlaçlama bu kemirgene karşı en etkili yöntemleri kullanmaktadırlar. Tıkır tıkır giderler seslerini de duyarsınız. Küçük yavru da olsalar mikroplarını bulaştırmadan işleri düzgün gitmezler. Fare denince ilk akla veba hastalığı gelmektedir. Sultangazi İlaçlama kullandığı ilaçlarda en etkili olanlardan birini fareler üzerinde kullanmaktadırlar. Sultangazi İlaçlama daha fazla rahatsız olmanızı istememektedir. Hamamböcekleri çok çeşitlidir. İş yerlerinde, endüstriyel fabrikalarda, evlerde lokantalarda farklı farklılardır. Nemli, pis yerleri severler. Buralarda zaten uygun yerlerdir. Sultangazi İlaçlama bu mekânlardan birine çağrıldığında ilaçlama yapıldıktan sonra kesin çözümleriyle ve teknolojinin en son haliyle ilaçlama yapmaktadır.

Sultangazi İlaçlama bu büyük fabrikalarda ilaçlamasını yaptıktan sonra birkaç kez daha ilaçlama yapmaları gerektiğini belirtmektedirler. Çünkü çok çabuk üreyen, çoğalan ve hızlı hareket eden böcek türüdür. Sultan gazi İlaçlama hamamböceklerinin araştırması konusunda uzmanlardır. Dikkatli olunmasının sebebi barınma yerleri bulunduktan sonra kesin çözümle %100 ilaçlama yaparak sizleri kurtarmaktır. Gerekli tedbirler her şekilde alınmaktadır. Sultangazi İlaçlama ekibi olarak amacımız öncelikle çevre ve insan sağlığını korumaktır. Profesyonel ve kusursuz bir ilaçlama yapılmaktadır. İnsanlar için birçok zarar ve kayıplara neden olan bu böceklerden kurtulmanız için hizmette sınır yoktur. Her türlü haşere ve kemirgen zararlarından korumaktır. Sultangazi İlaçlamanın kullandığı ilaçlar T.C. Sağlık Bakanlığı onaylıdır.

Çevre ve insan sağlığına zarar vermemektedirler. Evinizde beslediğiniz, kuş, köpek, kedi vs. evcil hayvanlarınıza zarar vermemektedir. Amacımız öncelikle sizin sağlığınızı korumak, belirli kurallar çerçevesinde yasal olarak ilaçlama yapmaktır. Sultangazi İlaçlama eğitimli, profesyonel kadrosuyla ve ilaçlama için gerekli özel kıyafetleriyle işini, doğru, düzgün ve kaliteli yapmaktadırlar. Gün içerisinde ya da gece çıkan bu böcekleri görmeniz mümkündür. Gördüğünüz ilk böceğin arkasında da birçok böcek olduğunu unutmayınız. Sultangazi İlaçlama ulaşamama durumunuz yoktur.7 gün 24 saat hizmetinizdedir. Gece, gündüz hiç fark etmez. Sizi böceklerden kurtulmadan bize durmak yok. Siz ne zaman kurtulursanız o zaman bizde sizin memnuniyetinizle gurur duyarız. Sultangazi İlaçlama ekibi olarak size en iyi hizmeti sunmak için yıllardır çalışıyoruz.

Çalışmalarımız sonucunda ilaçlama yaptığımız yerlerdeki mekânlarda böceklerden kurtulamadık diyerek bizi arayan kimse olmadı. Sizde onlardan biri olun ve artık böceklerden kurtulmaya karar verin. Düşündüğünüz zaman içerisinde daha çok çoğalmalarına müsaade etmeden Sultangazi İlaçlama ile iletişime geçin. Sağlıklı bir yaşam için Sultangazi İlaçlama ekibinin desteği olsun istemez misiniz? Bir an önce randevunuzu alın o zaman.

Greyfurt ile Cilt Bakımı Nasıl Yapılır?

Reçetesiz satılan, cilt bakım ürünleri karşılaşılabilecek her türlü cilt sorunu için kullanılabilir. Ancak, bu ürünlerin cildinizde nasıl bir reaksiyon oluşturacağı belli değildir. Alternatif olarak yeterli miktarda su içmek ile birlikte doğal gıdalar ile beslenmek alternatif bir seçenek olabilir. Cildiniz için önemli faydaları olan gıdalardan bir tanesi de greyfurttur. Greyfurt yiyerek veya bölgesel olarak uygulanarak içten dışa cildinize destek olacaktır.greyfurt ile cilt bakımı, cilt bakımı yapma, greyfurtun cilde faydaları

Greyfurt’un birçok faydası vardır. Diğer turunçgiller gibi greyfurtta C vitamini deposudur. Günde bir greyfurt yiyerek günlük C vitamini ihtiyacının tamamını karşılayabilirsiniz. C vitamini kaynağı olan greyfurt, serbest radikallere karşı koruyan bir güçlü bir antioksidandır. Serbest radikaller hücrelere zarar veriri ve yaşlanma, kanserde rol oynar. C vitamini ayrıca kollojen üretiminde rol oynar.

 Greyfurt ve Likopen

Greyfurt da likopen oranı da yüksektir. Likopen antioksidan etkisi ile cildi çevresel hasarlara karşı korumada rol oynar. Likopen, serbest oksijen radikallerine karşı savaşta en yüksek kapasiteye sahip bir maddedir. Likopen, aynı zamanda DNA hasarını azaltarak, kollajen üretimini artırır ve cildi güçlendirerek, kırışıklıkları önlemeye yardımcı olur.

Greyfurt Bölgesel Uygulama Seçenekleri

Ham greyfurt cilt temizliği sırasında görev yapan enzim, Bromelain içerir. Bu enzim derinin soyulmasında rol oynar. Bromelain ayrıca inflamasyonu azaltmaya yardımcı olur. Cildi temizlemek için greyfurt kabuğunun iç kısmı ile cildinizi temizlemeyi deneyin. Kaşıntılı iltihaplı cilt sorunlarında, sedef veya sivrisinek sokması durumlarında ciltteki sorunun üzerine greyfurt kabuğunu sürterek kaşıntıyı azaltabilirsiniz. Ayrıca greyfurt suyunu cilde damla olarak uygulandığı zamanda aynı yararları sağlar.